Sinema Kulübümüzün sekizinci buluşmasında “Para Avcısı” ya da orijinal adıyla “Wolf of Wall Street” adlı filmi konuştuk.2013 yılında gösterime giren Martin Scorsese’in yönetmenliğini yaptığı başrolünde Leonardo Di Caprio, Jonah Hill ve Margot Robbie (Barbie filminden tanıyacağınız) yer alıyorlar.
Film Jordan Belfort’un gerçek hikayesine dayanıyor, rezilcesine çılgın bir hayat yaşayan zengin bir borsacıya yükselişinden suç, yolsuzluk ve FBI tarafından tutuklanmasına uzanan hikayesi.Filmin meşhur sahnelerinden birinde Di Caprio’ya öğle yemeğinde Matthew McConaughey Wall Street’ten ve brokerların nasıl para kazandığından bahsediyor. Bu yaptığımız “Fugazi” diyor İtalyancadan Amerikan İngilizcesine geçmiş bir tabir, gerçekte var olmayan, bir hile anlamında. “Biz bir şey üretmiyoruz, müşteriye de para kazandırmıyoruz, yani kağıt üstünde kazanıyor ama eline bir şey geçmiyor, çünkü kazandığı paralarla sürekli yeni hisseler aldırıyoruz ama kendimiz komisyonlardan nakit para kazanıyoruz” diyor.
Bu hile ve dolandırıcılık konusundan biz de ponzi şemalarını insanların nasıl olup da kandıklarını konuştuk filmden ziyade. Sürü psikolojisinden, insanların nasıl manipüle edildiklerinden konuştuk. Bir de nasıl olup da ülkedeki bunca dolandırıcılığa rağmen bunun gündemi sarsmadığını, kimsenin pek de üstünde durmadığını, hatta neden filmlere konu olmadığını da sorguladık.En sonda ise toplumdaki görüş ayrılıklarını nasıl karşılamamız gerektiğini tartıştık. Özden Bekir KARAKAŞ üstad hem felsefe hem sosyoloji perspektifinden bu sohbeti yönlendirdi, biz de Seda Diril ve Fatih Yavuz’la küçük katkılarda bulunduk.