İmzanızı “atar” mısınız?

Amerikalılar imzanızın, adınızı en güzel yazdığınız şekilde olmasını savunurlar. Çok mantıklı değil mi? Bir imza gördüğünüzde kime ait olduğunu anlamanız lazım.

Ben bunu öğrendiğimde kendime imza bulma denemeleri yaptığım yaşlardaydım, herhalde ortaokul civarı. Bu bilgiyi de Amerikan Koleji’nde okuyan ablamdan almıştım. Hatta onlara imzalarında ön isimlerine odaklanmaları söylenirmiş, soyadı değişecek diye. Şimdi bana çok tüyler ürpertici geliyor ama o zamanın değer yargılarına göre bunu söylemek ters gelmiyordu sanırım.

Bu arada benim imzamı merak ediyorsanız, yukarıya bakmanız yeterli. Tabii bu ilk hali değil, üniversite yıllarında bu imzada karar kılmıştım.

Johnson & Johnson 136 yıl sonra logosunu değiştirmiş. Eski logosu eş kurucularından James Wood Johnson’ın imzasından alınmaymış.

Karar şirketin tüketici ürünleri ile tıbbi cihazlar ve ilaç bölümünü ayırmasının ardından geldi. Eski logo Kenvue adındaki tüketici ürünleri şirketinde var olmaya devam edecekmiş.

Yeni logoyu ise okuması daha kolay daha dikkat çekici bulduğunu söylemiş Laura Ries. Şirketin yaptığı açıklamada yeni logonun “hem umulmadıklık hem de insanlık duygusu sunduğunu” ve ampersand’ın (& işareti) “sevecen, insan doğasını” gösterdiği söyleniyor. Bununla birlikte, kırmızı, şirket için kilit bir renk olmaya devam edecektir, çünkü “sağlık sorunlarına acilen cevap verme, zamanla birlikte gelişme ve hızı belirleme yeteneğine hitap eden çağdaş bir renktir” deniyor.

Eski bir pazarlamacı olarak bayılıyorum tasarımcıların bu “niyet” beyanlarına. Umulmadıklık (unexpectedness) kültürel bir fark mı bilemiyorum, 100 Amerikalı’ya sorsak kaçı bu logoyu görünce sıfatlar arasında “aciliyet”i işaretler bilemedim!

Bizde niye hiç el yazılı marka logosu yok diye düşündüm. Acaba gerçekten imzayı farklı yorumlamamızdan mı, yoksa çok köklü markamızın olmamasından mı, ya da başka bir nedenden mi? Pazarlama dünyamızın kıymetli profesyonelleri ne düşünürsünüz? 😉

Not: Gelen yorumlardan Bahar Beşer’in hatırlattığı Yüz Yıllık Markalar Derneği’nde Pandeli’yi çok beğendim, yine de el yazısı azlığı dikkat çekiyor.

https://yuzyillikmarkalar.org/

Bunu paylaşın
Tartışmaya katılın

Okumaya devam edin