Geçtiğimiz hafta online alışverişten satın aldığım Logitech Pop Mouse ile ilgili bir paylaşım yapmıştım. Fare çalışıyor ama tanıtımında söylenen hiçbir fonksiyonu yerine getirmiyordu, çünkü Logitech’in özelleştirmeyi yapacağım programı fareyi görmüyordu. Bir imalat hatası veya bozukluk olduğunu düşündüğüm için iade etmiş, aynısından başka bir satıcıdan tekrar sipariş vermiştim. Onda da aynı problem olunca buradan imdat çağrısı yaptıydım. Hala bir şeyleri yanlış yapıyor olabileceğim kaygısıyla, Logitech veya distribütöründen bir destek umuyordum.
Ama açıkçası hiç bu kadarını beklemiyordum. Logitech’ten Tuğba ALTUN ÇİĞDEM Hanım bir iki saat içinde bana buradan ulaştı ve hiç hesap etmediğim olasılığı paylaştı. Meğer aldığım ürünler sahteymiş!
Ben kendimi bu konularda külyutmaz sanırdım. Dükkanın alınlığında Hepsiburada yazıyor diye içeri giriyorsunuz. Halbuki içeride işportacı da dükkan açmış, Nişantaşı esnafı da. Hepsinin de puanı benzer. İşportadan mandaldan başka mal almazsınız ama alışveriş sitesinde satıcıya bakmazsanız alıyorsunuz, ne de olsa marka alıyorum diye düşünüyorsunuz, adı sanı duyulmamış janjanlı Çin malı değil.
Tuğba Hanım ürünlerinin bütün özelliklerinin farkında olup sadık bir müşterileri olduğum için bana ürünlerinden hediye etmek istediklerini söyledi. Allah biliyor teşekkür ettim, “iki defa sipariş ettim, yine ederim” dedim ama ısrarına da fazla direnmedim. 😏
Ürünler geldi. Hemen henüz iade etmediğim ikinci sahte ürünle (eflatun olan) karşılaştırdım. İnce işçilikte fark görünüyor, mıknatıslı kapak aynı kararlılıkla kapanmıyor. Ne hikmetse orijinalinde USB alıcı yok ama sahtesinde var, ama o bile porta zorla giriyordu. Altındaki optik sensör (resimde pek belli olmuyor ama) sahtesinde daha küçük ve basit görünüyor. Ambalajın özellikle iç teferruatı hepten farklı. Sahtesinden pil çıkmadığını da söylemiştim.
Velhasılı, her şerde bir hayır var sözü bir kez daha doğrulandı. Ben bir ders aldım ama üstüne çeşit çeşit ürün sahibi oldum. Bari sizler de duyun, benim başıma gelen size gelmesin.
Bu süreçte izlediğim ve okuduğum incelemelerde bir eksiğimin daha farkına vardım; temizliği cihaz kullanımında ihmal etmem. Güya bilinçli kullanıcıyım. Çocuklarımıza kullandıkları malın kıymetini öğretmeye çalışıyoruz. Farenin sağ tarafından pörtlediğini söyledim ya. Aslında onu bir kere bile silmediğimi fark ettim. Terin asidi, kullandığınız yüzeyler, hatta elinizin yağı-kiri bile yıpratıyor bu cihazları. Gerçekten her gün elimizden düşürmediğimiz ne var başka. Ha bir de telefon var, onların da kirliliği araştırmalara konu olmuş. Dolayısıyla bu bakım işine daha duyarlı olacağım.
Yakın ilgisi ve nezaketi için Tuğba Hanım’a ve kalitesine, müşterisine duyarlı bir firma olduğunu ispat eden Logitech’e tekrar teşekkür ediyorum. Yeni ürünlerin test değerlendirmesi yarına kaldı.
Güncelleme: Hepsiburada Müşteri Memnuniyeti de beni duydu 😊 Konuyu incelemişler, tespitlerini sıraladılar, benim ekleyecek bir şeyim olup olmadığını sordular. Sosyal medyada bu tarz şikayetlerin takibini ayrı ayrı ekipler yapıyormuş. Klişe bir yanıt gibi görünse de bunu yazan (DM’den sipariş no, telefon, e-posta isteyen mesaj) makine değilmiş yani. Gerçekten sadece isim üzerinden arama yapabildiklerini, herhangi başka bir bilgi ile (ürün, tarih vs) çaprazlama kontrol edemediklerini söylediler. Yani işin hızlanması için bu bilgileri talep ediyorlarmış. Bu net bir gelişim alanı tabii, biz mi çok film seyrediyoruz bilmiyorum, ben sanıyorum ki endüstri bizim herşeyimizi biliyor. Neyse, ben bu konuyu sonuna kadar takip edecekleri izlenimini aldım. İlgileri için teşekkür ediyorum. Müşteri (ve vatandaş) olarak bizim yükümlülüğümüz sessiz kalmamak.