Lucy: – Yine cesaretin kırıldı ha, Charlie Brown?
Lucy: – Sorununun ne olduğunu biliyor musun? Senin için sorun olan tek şey “Sen” olman!
Charlie: – İyi de, bu konuda ne yapabilirim ki?
Lucy: – Tavsiye verebileceğimi iddia etmiyorum. Ben sadece soruna dikkat çekiyorum!
Bazen gardımız düşüyor Charlie Brown gibi. “İçimizdeki Lucy”ler de pek yardımcı olmuyor.
Böyle zamanlarda geriye dönüp ne başardığımıza veya başaramayıp ne öğrendiğimize bakmak lazım. Bizi dünden farklı yapan deneyimlerimiz. Başarınız veya başarısızlığınız yok mu? O zaman hiçbir şey denememişsiniz, hiç harekete geçmemişsiniz. Sizin durumunuzda korkarım Lucy haklı.
Ben şimdi deneyenlere konuşmak istiyorum. İçimizdeki Lucy derken, bizi acımasızca eleştiren o iç sesten bahsediyorum. İnsanın sevdiği değer verdiği bir insana gösterdiği şefkati kendisine de göstermesi gerek aslında. Sesil Pir “insan hem otantik hem şefkatli olabilir, biz ona öz güven diyoruz” demişti. İşte Lucy’e ben de hak verdim bu manada, yani otantik olmak konusunda.
Sesil Pir ile İnsan Odaklı Liderlik hakkında yaptığımız söyleşiyi de linkten dinleyebilirsiniz.