Bundan tam 4 yıl önce bugün Barcelona’da düzenlenen Uluslararası Bira Stratejileri Konferansı’na konuşmacı ve panelist olarak davetliydim. Şimdi neredeyse unutayazdığımız o gamsız günlerde, Barcelona’nın keyfini çıkarmıştım.
Sunumum dünyada giderek payını arttıran düşük alkollü ve alkolsüz biraların (LAB&NAB) diğer meşrubatlar ve fonksiyonel içecekler arasındaki yeri hakkındaydı.
Bu trendde hem insanların daha az alkol almak istemesinin (özellikle Z kuşağının), hem de yüksek şeker içeren meşrubatlardan kaçınmanın payı var.
Dünyanın bir numaralı bira üreticisi ABInBev 2025’te portföyü içerisinde LAB&NAB payını %20’ye getirmeyi hedefliyordu. Şu an bu oran Türkiye’de %1 bile değildir. Adına malt içeceği bile deseniz ne bira tüketicisine ne de alkol içmeyene yaranamıyorsunuz. Biraya mesafeli duranları anlıyorum ama biraseverler neden meşrubat olarak alkolsüz birayı tüketmezler, ben bir birasever olarak anlayamıyorum. Yurtdışında envai çeşidini (meyveli, buğday vs) alkollüsünü içemeyeceğim zaman denerdim.
Her neyse bu da böyle bir anım 😄
