UNDP 2020 İnsani Gelişim Raporu açıklandı

2015’te Sürdürülebilir Kalkınma İçin 17 Küresel Amaç ortaya konmuştu. 2030’da aşırı yoksulluğu sona erdirmek, eşitsizlik ve adaletsizlik ile mücadele etme ve iklim değişikliğini düzeltme temel amaçlardı.

Bugün üstüne bir de covid-19 geldi ki, yaban hayata zarar verilmesinin böyle bir belaya yol açacağı bilim adamları tarafından bekleniyordu.

İnsani gelişim endeksi ise 1990 yılından bu yana hesaplanıyor. Gerçek şu ki hiçbir ülke, çok yüksek insani gelişmeye gezegen üzerine büyük bir baskı kurmadan ulaşamadı. Deniyor ki artık teknolojinin geldiği noktada gelişme ve doğa arasında bir tercih yapmak durumunda değiliz, bir an önce bu yenilenebilir kaynakların kullanımını arttırmalıyız. Greenpeace iyidir hoştur da hep buna takılmışımdır, tamam kömür çıkarmayalım da alternatifi ne, yani Urfa’da Oxford var mı? Şimdi bir alternatif olduğunu duymak güzel o zaman bunun için bir baskı oluşturmak lazım hükümetler üzerinde.

Bireyler olarak yapacağımız şeyler tabii ki var. İNGEV Başkanı Sevgili Vural Bey diyor ki “iyi yaşamın yurtdışına tatile gitmek değil sokağa maskesiz çıkmak olabildiğini anlıyoruz.” Yani “iyi yaşam” algısının tüketimle bağının koparılması lazım, bu sürdürülebilirlik için şart.

Dün Türkiye lansmanı yapılan UNDP 2020 İnsani Gelişme Raporunda, Türkiye ikinci defa çok yüksek insani gelişme grubunda yer aldı ve 189 ülke arasında 54. oldu. Bunu da ortalama gelir artışına, ortalama ömür uzamasına ve ortalama alınan eğitim süresine borçluymuş. Ancak eşitsizlikler (kadınların iş gücüne katılımından tutun diğer tüm dezavantajlı grupların durumu) paçamızdan aşağıya çekiyor. 

Tartışmaya katılın