Toplumdaki fay hatları zaten zor şartlar karşısında işbirliğinden eksiltiyor, enerjimizi tüketiyor, yaşama sevincimizi törpülüyor.
Son zamanlarda markaların topluma fayda için üstlendikleri roller hakkında paylaşımlar yapıyorum.
Heineken’in 2017’de yayınladığı reklam da “zihnini aç, dünyanı aç” mesajıyla bitiyor.
Bir sosyal deney düzeni içinde iki uç görüşe sahip kişiler (çevreci-çevre inkarcısı, feminist-antifeminist, transbirey-transfobik) bir araya geliyorlar. Birbirlerini hiç tanımıyor ve görüşlerini bilmiyorlar. Bazı görevler eşliğinde işbirliği yapmaları gerekiyor ve bazı hazırlanmış sorular yönlendirmesiyle (ama tehlikeli sulara girmeden) sohbet ediyorlar. Sonra aynı kişilerin deney öncesinde çekilmiş videoları duvara yansıtılıyor, birbirlerinin taban taban zıt görüşleri bir süredir bir bağ kurmuş insanlara izletiliyor. Peki bunları gördükten, duyduktan sonra oturup bir Heineken eşliğinde sohbete devam edecekler mi?
Şunu merak ediyorum, bu kısa film sizin zihninizi açtı mı? Heineken için bir sempati yarattı mı? Sizce toplum için böyle mesajların önyargıları sarsmaya, bir diyalog başlatmaya bir nebze katkısı olur mu?