Hoş geldin Ensemble!

Katalist’in kurucuları Jülide Erdoğan ve Emre Gur yeni bir hizmetin lansmanını yaptılar Minoa Pera’da. Katalist sürdürülebilirlik için stratejik iş birlikleri geliştiren multidisipliner bir tasarım stüdyosu.

Sürdürülebilirlik ve sosyal fayda için yapılan çalışmalarda etki ölçümü yaklaşımı sektörde son yıllardaki en önemli odaktı bence. Şimdi bir başka eksikliğe çözüm getirmeye niyetlenmişler, Ensemble adını verdikleri oluşumla: Topluluk inşası ve yönetimi.

Projeyi üstlenen Nesrin Köseler’le önceki sohbetlerimizde bu mesajı almıştım, bu toplantıya katılmaktan ve paydaşların büyük ilgisini görmekten çok memnun oldum.

Biliyorsunuz topluluk meselesine ben de çok kafa yoruyorum. Benim de topluluklarım var, amatörce yürütmeye çalıştığım. Dün gelen sorularda da aynı tedirginliğin izlerini gördüm. Gerek sivil toplum tarafında olsun, gerekse markalar tarafında, insanları bir araya getirmek değil topluluk olmalarını sağlamak, inisiyatif almalarını, katılmalarını sağlamak için ne yapmalı? Öncelikle bunun bir uzmanlık gerektirdiğini kabul etmeli. Nesrin’in üç aşamalı olarak anlattığı sürecin en önemli kısmı “topluluk yaklaşımı belirleme ve inşası”. İnsanlar topluluktan ne bekliyorlar, çözmek istedikleri ne? Topluluğun kurumlar için en büyük artılarından biri bu bence, paydaşlarını daha yakından tanımak onlarla empati kurmak için eşsiz bir platform. Topluluk vasıtasıyla onlara hizmet ederken, kaldıraç olurken veya kolaylaştırırken yaptıkları etkiyi kalıcı kılmak, markayla, kurumla pekişmesini sağlamak çok mümkün. Her derdimize deva, işbirliği ve karşılıklı güveni tesis etmenin ideal yolu topluluk olmak.

Konu sürdürülebilirlik ve bağ kurma olunca, Sevgili Hale Acun Aydın ve Erdal Uzunoğlu ile karşılaştığıma şaşırmadım, iki lafın belini kırmak çok güzel oldu. ☺️

Bunu paylaşın
Tartışmaya katılın

Okumaya devam edin