2021 Eylül’ünde kurduğum der-ya’da yine değişim var.
Ama önce değişmeyen şeyleri sayayım.
Kurucu felsefemiz “değer yaratmanın formülü” değişmedi; merak, işbirliği, çeşitlilik, olumlu bakış ve eylem odaklılık, değer yaratmak için gerekli ortamı hazırlayan elementler.
Var oluş amacımız (yani moda deyimle “purpose”ımız) da aynı; farklı disiplinlerden, kafa dengi, öğrenmeye açık insanların birbirlerinin gelişimine/üretimine, destek/ortak olma taahhüdü ve kendi gelişmesinin sırrının başkalarına yardım etmekten geçtiğinin bilinci ile güvenli bir ortamda bir araya geldiği bir topluluk.
Hep bunun tekrar ediyorum da, hedefimde, 30’lu yaşlarındaki Mete’ye yardım etmek var. Beyaz yakalıları daha üretken kılmak, onları özgürleştirmek amacım. İlla kendi işlerini kursunlar değil, kendileri, çevreleri, hatta dünya için nasıl değer yaratacaklarını bulabilsinler istiyorum.
Başlattığım inisiyatiflerde hep bu var, podcastim, yazılarım… Kitap kulübünü de “der-ya”yı kurmadan önce, bu konularla ilgilenen insanlarla bir araya gelmek, okuduklarımızı beraber tartışmak amacıyla başlatmıştım. Dijital Akıl Kulübü, üretme ve kendimizi geliştirme yolculuğumuzda destek alabileceğimiz araçlar ve yöntemleri paylaşmak içindi. Sinema Kulübü de sanatın bir diğer kolundan hayata bakışımızı renklendiriyor, derinleştiriyor diye düşünüyorum.
Değişmeyen son şey, hala bu topluluklardan faydalanmak ücretsiz ve herkese açık.
Peki değişen ne?
Geçtiğimiz Temmuz ayında Patreon hesabımı açmıştım. Patreon yaratıcı endüstrideki insanların çalışmalarının takipçileri tarafından desteklenmesi fikrine dayanıyor. Ben de kulüplerden, paylaşımlarımdan fayda gören insanlardan katkı istemiştim. der-ya topluluğu da buna paralel olarak ilerliyordu. Daha doğrusu fazla ilerlemiyordu, ilk zamanlardaki (pandemiden kalan) temposunu yitirmişti. Ama kitap kulübü ve yeni dijital akıl grubunda heyecan ve hareketlilik giderek artıyordu. Bunun sırrının belirli bir konuya odaklanmak olduğuna ve bu insanları bir araya getirmenin mutlu tesadüfleri arttıracağına inanıyorum artık. Diğer kritik faktör ise taahhüt. Küçük de olsa bir para ödemenin aidiyet duygusuna ve insanların alma-verme dengesine hizmet ettiğini düşünüyorum.
O nedenle tüm bu oluşumları der-ya çatısı altında topluyorum.
Ben de der-ya için dönemsel aktiviteler, mekanizmalar, yapılar kurmaktan vazgeçtim. Amaç bazlı yürütmemiz lazım. İçerideki bir grup ortak bir amaç belirledi mi, onun için organize olup sonuçlandırmamız gerektiğine inanıyorum.
Artık bana Patreon’dan destek olan herkes der-ya’nın üyesi. Bunun için ne kadar ödeyeceklerinin kararını ise onlara bırakıyorum. Tabii ben yine de birkaç kriter önerdim, kararlarına yardımcı olmak için. https://www.patreon.com/MeteYurtsever/about
Bu arada Sevgili Pınar Oktem’e de çok teşekkür ediyorum, bir der-ya üyesi olarak görsel dönüşümü ortaya koymaya gönüllü oldu. Bence kendisi gibi, adı gibi çok canlı ve dinamik bir logoya kavuştu der-ya.
Pruvamız neta, rüzgarımız kolayına olsun! 😄
