DYF Sinema Kulübü’nün dördüncü buluşmasında 2019 yılı yapımı Güney Koreli yönetmen Bong Joon Ho’nun Parazit adlı filmini konuştuk.
Film bir gerilim komedi veya kara mizah örneği. Yoksulluk içindeki Kim ailesinin zekalarını kullanarak varlıklı Park ailesinin evlerine ve hayatlarına sızmalarını anlatıyor. Dahice planları tıkır tıkır işliyor gibi görünse de sonunda felek onlara oyununu oynuyor.
Ben filmi izlerken gerildim ve ara vermek zorunda kaldım. Bir yandan Kim ailesinin etik olmayan bir şekilde hareket etmesini kabullenemedim ama bunun için de büyük bir bedel ödemelerini istemedim.
Yönetmen o anlamda güzel bir denge kurmuş. Her toplumda var olan “zengin-fakir” çatışmasına farklı açıdan bakmış. Kimse mutlak kötü veya mutlak iyi değil. Bir taraftan fakirler, zenginler kadar hatta onlara ilham olacak kadar mahirler, ancak hırslarına yenik düşüyorlar. Zenginler ise onca imkanlarına rağmen bir aile olmaktan fakirler kadar nasip alamamışlar.
Parazit, 2019 yılında prömiyerinin gerçekleştiği Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü’nü alıyor. 92. Oscar Ödülleri’nde ise aday olduğu 6 daldan 4’ünde (En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Uluslararası Film ve En İyi Orijinal Senaryo) ödüllerini kazanıyor. En iyi film ödülü ise tarihinde ilk kez İngilizce olmayan bir filme gitmiş oluyor.
O nedenle Kore filmi deyip dudak bükmeden izlemenizi hararetle tavsiye ediyorum.
Bu kayıtta katılımcıların görüşlerinden bir kesit paylaşıyorum yine. Sırasıyla söz alanlar
(02:07) Meral Kuzu, (04:45) Suat Soy, (06:55) Meral Kuzu, (09:02) Demet Karahasanoğlu, (10:03) Meral Kuzu, (11:50) Mete Yurtsever, (14:11) Suat Soy, (15:26) Mete Yurtsever