Sporu hiçbir zaman hayatımın parçası haline getirememiştim. 30 yaşında Moskova’da ilk defa bir gym’e (şirket ödüyordu) gittim. Ortaokulda başladığım tenise Romanya’da Sırbistan’da ve Ukrayna’da biraz devam ettim ama düzensiz ve keyif amaçlı. Sonra Moldova’da tekrar gym’e bu defa eşimin baskısıyla PT eşliğinde başladım. Benim için tek keyfi sonrasında saunaya girmekti, ki hiç öncesinde öyle bir alışkanlığım yoktu, bir ödül ararken onu bulmuştum. Yine de bu eforumun o dönem geçirdiğim bir rahatsızlığı hızlıca atlamamda yardımcı olduğunu aklıma yazdım.
2018’de Türkiye’ye döndüğümde eşim yine ısrar etti spora devam etmem için ama yok benim işlerime odaklanmam lazım, ona zaman ayıramam şimdi diye reddettim. Zaten araba da kullanmıyorum, her yere yürüyerek veya toplu taşımayla gidiyorum, oldukça aktifim diye kendimi avutuyordum.
2023’ün baharında önce bir dizimin altında his kayboldu, sonra yavaş yavaş geldi. Ardından bir ayak bileğim anormal şişti. Hiçbir şey bulamadılar. Bel ağrım zaten kronikleşmişti, onu hiç saymıyorum. Ama ben mesajı aldım, vücudum benimle ilgilen diyordu.
O yazın sonunda, çalıştığım yere düzenli olarak spor çantasıyla geldiğini gördüğüm bir gençle sohbet ediyorduk, nerede yapıyorsun, nasıl yapıyorsun derken bir PT ile çalıştığını öğrendim ve numarasını aldım.
O gün bu gündür, iki yıldır, Pazartesi, Çarşamba, Cuma sabah 9-10 arası dersi pek aksatmadık, bazen onun veya benim seyahatim, programım nedeniyle, ikiye düşürmüşüzdür ama neredeyse hiçbir haftayı pas geçmedik.
Kas ağrılarım hala oluyor, ama uzun bir süredir belim ağrımadı, yerden bir şey alırken, bir yere uzanırken hiçbir zorluk çekmiyorum artık. Hatta beynim hala ürkek ama kaslar hiç tereddüt etmiyor.
Buna rağmen en mutlu sabahlarım salı ve perşembe ve haftasonları. Çünkü o gün spor yok. Hocam da üzülüyor böyle dedikçe biliyorum ama doğrusu bu. Spor yapmayı sevemedim, ama bırakmıyorum çünkü benim için gerekli bir yatırım olduğunu biliyorum, anlıyorum.
İki yıl oldu ama beni bir spor salonuna bıraksanız hiçbir şey yapamam. Hiç öğrenmeye çalışmadım, hangi sırayla, neyi neden yapıyoruz, hangi ağırlıkla. Bir kere sevmediğim için öğrenmeye gönlüm yok. Ama ne kadar öğrensem de uzman bir dış göze ihtiyacım var. Doğru mu yapıyorum, kendimi sakatlar mıyım? Bu konuda hocama güveniyorum. Ufak bir yönlendirmeyle egzersizin işe yaramasını sağlıyor, sakatlanmamı önlüyor. Beni sürekli zorlaması gerektiğini de anlıyorum, gerilmeden, zorlanmadan gelişemiyorsunuz, güçlenemiyorsunuz.
Toplulukları ve yaptığım fasilitasyon işini bu nedenle seviyorum. Süreci birinin gözetmesi gerek. Gelişmeye odaklı insanlar varsa işe yarıyor. Geri bildirim almak şart çünkü insan kendine kör.
Kişisel mücadele hikayesi paylaştık, kırılganlığımızı teslim ettik, before-after resim de paylaştık, işimize bağlayıp mesajımızı da verdik. Eh algoritma efendi bir orta kahve yap da içelim, bol köpüklü olsun 😆

Not: Biraz hamur işini azaltsam iyi olacak ama duruş, kollar vs fena değil