Önce bir itiraf!
Ben bir gece kuşluğu bağımlısıyım!
Kendimi bildim bileli öyle oldum. Geceyi hep zaman kasasından kimse görmeden çaldığımı zannettim, ertesi sabah faiziyle ödedim.
Üstelik benim gece kuşluğum geç saatlere kadar kalıp ertesi gün öğlen kalkanlardan da değil, uykuyu 5-6 saatle kısıtlamaya çalışanlardanım. En azından bir süreliğine, çok yoğun olduğum zamanlarda…
Bundan bir iki sene öncesine kadar, aman canım bu benim vücut ritmim, başka türlüsünü yapamıyorum diyordum. Sonra Melda’nın gazıyla 11 gibi yatıp 6’da kalkmayı denedim, baktım gerçekten de sabahları güzel çalışabiliyordum. Gün yine uzuyor gibiydi, gece yaptığımı düşündüğüm gibi, ama daha dinç oluyordum sanki. Özellikle bir önceki yaz gayet iyi gidiyordu, kendimi en çok takdir ettiğim dönüşümlerinden biri olabilirdi. Fakat yine işlerimi güzelce planlayamama beceriksizliğine, işleri bitirmeden gece yatamama suçluluk duygusuna, ya sabah kalkamazsam paniğine yenik düşüp, gece 2’leri 3’leri bulmaya başladım. Ama bir kere yaptım ya, bunu yapabileceğimi biliyorum. Ara ara yapıyorum da, oturtmak için zaman kolluyorum.
Trendwatching’de günün inovasyonunda Pokemon’un yeni oyununu gördüm. Ben Pokemon çocuğu olmadım, bir nesil var aramızda ama oyun ilgimi çekti, adı Pokemon Sleep! Pokemon’un uyku stillerini araştırdığınız bir oyun oynuyormuşsunuz, uyuyarak tabii. Sloganı da güzel “Rest your very best!”
Trendwatching’in bildirdiğine göre Amerikalı yetişkinlerin yaklaşık üçte biri yeterince uyuyamıyor ve neredeyse beşte biri uyumalarına yardımcı olmak için ilaç alıyormuş. Artık fiziksel ve zihinsel sağlık için dinlenmenin önemini bilmeyen kalmadı, öğrenmenin bile uykuda perçinlendiğini biliyoruz, yani bu yedi ila sekiz saat uyku neredeyse tamamlanması gereken bir görev. Onun da idealinin güneş batımı ve doğuşu arasında olması gerektiği sır değil. Tamam herkes bilmiyor olabilir, özellikle bazı ülkelerin yöneticileri!
Oyunu sevilen karakterle yatarken telefonunuzla eşlediğiniz bir bluetooth cihazı yastığınızın yanına koyarak oynuyormuşsunuz. Uyku kalitenizi takip edip bir takım önerilerde bulunuyor ve sonra sizi uyandırıyor olmalı, fazla bilgi yok o konuda. Ama makaledeki soru gayet güzel, ben de size sorayım:
Markanız hangi fiziksel ve zihinsel sağlık alanında bir oyuna dönüşebilir?
Kaynak haber: Trendwatching
