Para ile olan ilişkim birkaç kurala dayanıyor. Hiç bunu yazmayı düşünmemiştim ama şimdi deneyeceğim.
💰İşini iyi yap, para kazanırsın
Bunu kurumsal hayat için düşünürdüm. Kendini işini yaparken de böyle ama tabii daha fazla donanım ve farklı bir zihniyet gerektiriyor.
💰Zorunlu tasarruf iyi bir şeydir, her ay bir miktar kenara koy
Çalışma hayatının ilk yıllarında sigorta, bankacılık alanında işe giren arkadaşların veya onların referansıyla kapımı çalanların baskısına dayanamayarak 3-4 tane BES planım oldu. Zorunlu olması ve otomatiğe bağlanması güzel çünkü sorgulamıyorsunuz, o da eve gelen bir fatura gibi görülüyor. Ama ne kadar erken başlarsanız o kadar iyi.
💰 Kaliteli şeyler al, tepe tepe kullan
En hazzetmediğim şey satın aldığım ürünün kısa sürede bir falsosunun çıkması ve batık maliyet sapmasıyla onu kullanmayı bırakamaman ve her kullandığında da bunun keyfe kederini çekmen. O yüzden zaman içinde ikincisini aldıracak bir ürün yerine, ikisinin parasını tek seferde verip keyifle, güvenle kullanmayı tercih ettim.
💰 Tutumlu ol
Bu çok geniş bir konu ama aklıma gelen en iyi örnek dışarıda yemek konusu. Aileyle, dostlarla güzel zaman geçirmek için veya güzel bir yemek yemek için restorana gitmeyi severim. Ama başka imkanım varsa “karnımı doyurmak” için dışarıda yemeyi sevmem. Şirketin, fabrikanın yemeğini yerim veya şimdilerde yaptığım gibi, ofise kendi yemeğimi getirmeyi tercih ederim. Bu arada esnaf lokantalarına da imrenirim doğrusu ama hiç öyle bir muhitte iş yerim olmadı.
Mürsel Çavuş Bookinton’da “Paraya Tüm Bakışınızı Değiştirecek 6 Kitap” başlıklı çok güzel bir yazı yazdı. İçinde kitap kulübünde okuduğumuz “Paranın Psikolojisi” ve “Zengin Baba Yoksul Baba” da var. Çocuklar için “Gençler için Zengin Baba Yoksul Baba”yı satın almıştım. Şermin Yaşar’ı da çok beğenirdim, onun da “Para Ağacı” diye bir kitabı varmış, hemen edineceğim. Size de Mürsel Hanım’ın yazısına göz atmanızı tavsiye ederim, ekonomik bağımsızlığınızı pekiştirmek için.
Bu bahsettiğim kitapları okudukça ve kendi işimden öğrendiklerimi düşününce, iki konu yukarıda saydığım prensiplere eklendi diyebilirim.
💰İlki zihniyet. Sabit bir geliriniz varsa her şeyi ona göre ölçüyorsunuz, ama gelişme zihniyetiniz varsa, bir şeyi satın almak için nasıl kaynak yaratabilirim diye düşünüyorsunuz. Satabileceğiniz o kadar şey varken, sadece bir maaşa çalışmak gerçekten acı bir durum.
💰 Diğer konu da çocuklara para konusunu öğretmek. Bu da ilkiyle alakalı aslında, sabit zihniyet değil nasıl değer yaratabileceğine odaklanmak. Bunun yolu da maaşlı çalışmak hiç değil gibi gözüküyor. Bu kitapların yanı sıra, bir yolunu bulup 14-15 yaşında çocukları yazın bir süreliğine para kazanabilecekleri bir işe yerleştirmek. Yapabilenlerden önerilerini memnuniyetle beklerim.
